Nasırların temel nedeninin, ayak sıhhatine uygun olmayan yanlış ayakkabıların giyilmesi olduğunu belirten Uzm. Dr. Losol, “Ayakların daima olarak basınca ve sürtünmeye maruz kalmasıyla, cildin kalınlaşıp sertleşmesi sonucunda nasırlar oluşur. Yüksek topuklu ayakkabılar, dar ayakkabılar ve ayak yapısına uymayan ayakkabılar nasır oluşumuna taban hazırlar. Nasırlar çoklukla ağrısız başlar, fakat ilerledikçe daha fazla acı vermeye başlar ve tedavi süreci zorlaşır” formunda konuştu.

Nasır oluşumunda en yaygın nedenin, ayak sıhhatine uygun olmayan ayakkabıların giyilmesi olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Losol, “Ayrıca, ayakların çok terlemesi, daima ayakta durma ve ellerin sık kullanılması da nasır oluşumunu artırabilir. Ayak yapısına uygun olmayan ayakkabılar, sıkışan yahut bol ayakkabılar nasır riskini artırır” sözlerini kullandı.

Nasırların başlangıç periyodunda çoklukla bariz belirtiler görülmediğini tabir eden Uzm. Dr. Losol, şunları söyledi: “Ancak ilerledikçe ağrı, kalınlaşma, sertleşme, renk değişikliği ve büyüme üzere belirtiler ortaya çıkar. Nasırın bulunduğu bölgede basmakla oluşan ağrı, kalınlaşma ve sertlik en sık karşılaşılan belirtiler ortasında yer alır. Nasır belirtileri fark edildiğinde, bir cildiye uzmanına başvurmak kıymetlidir.”

Nasır tedavisi sürecinde yanlışsız ayakkabı seçiminin kıymetli olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Losol, şu bilgileri paylaştı: “Ayakkabının ayak yapısına uygun olması, basıncı eşit dağıtabilmesi ve nasır bölgesine fazla baskı yapmaması tedavi sürecini olumlu tesirler. Ayrıyeten, nasırın boyutuna uygun nasır bantları, kremler ve meskende uygulanabilecek tedbirlerle tedavi desteklenebilir.”

Nadir durumlarda, çok ilerlemiş ve derinleşmiş nasırlarda cerrahi müdahale gerekebileceğini söyleyen Uzm. Dr. Losol, “Cerrahi tedavi sonrasında nasırın tekrar oluşmaması için sistemli bakımlar yapılmalı ve uygun ayakkabı kullanımına devam edilmelidir” dedi.