0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bülent Buda: Stanimir Stoilov’un ikincisi haftası. Faydalı bir idman maçı üzere. Bir hafta evvel kazanan 11 alanda. Yani kazanan kadro oynar. İlkesel bir duruş. Tribünlerde gözle görülür bir çoşku var. Güya gruptan evvel 3 puanı onlar hak ediyor. Oyunun büyük kısmı karşı kalede tüketiliyor. Daha çok, daha kişilikli goller atılamaz mıydı? Evet o denli olsaydı alan da tribünler de daha keyiflenirdi. Atak sayısının gol teşebbüslerinin çetelesini tutmadık.

Lakin karşı kalede bilhassa Billal Messaoudi’nin teşebbüsleriyle oluşturulan baskı ve de gol arayışlarında ikinci soluklandıran golü Giresun savunmacıları kendi kalesine attı. Yani diyeceğim şu, Göztepe’nin ileri uçları golün beklendiği kramponlar. Final dokunuşlarını bir gözden geçirseler güzel olacak gibime geliyor. Önlerindeki Gençlerbirliği ve de başkan Eyüpspor maçlarının skorları çok şeyin belirleyicisi olacak. Bu ligin hem tribünlerinin hem de oyun alanının güçlü olduğu nadir kadrolardan biri de Göztepe. Tahminen de birincisi… ‘‘Kazanmak her şey değildir, tek şeydir’’ demiş ünlü bir spor adamı. Güya Göztepe için söylenmiş. Haydi bakalım kolay gelsin.

Fatih Tanfer: Göztepe maça son derece süratli ve istekli başladı. Gayret gücünü artırdı. En kıymetlisi hamasetle rakibinin üstüne gitti. Kadro halinde birlikte hareket etti. Rakibe gerçek baskı yaptı.

– Orta alanda Doğan ve Yalçın topların birçoğunu kazandılar.

– Taha ve Tarkan gün geçtikçe hem birbirlerini tamamlıyor hem de topu âlâ kullandıkları için ileri çıkınca rakip savunmanın istikrarını bozuyorlar. Savunma manasında Göztepe, sağlam sert ve çizgileri birbine yakın oynadı.

– Messaoudi’yi çok beğeniyorum. Süratli ve inanılmaz tesirli. Elbette eksikleri var. Lakin vakitle çok âlâ olacak. Göztepe’nin durumlarının hepsinde o vardı. 2 asist yaptı, bir şutu direkten döndü. Savunma gerisine yaptığı koşularla savunmayı canından bezdirdi. Bu maçta Mamah da ona eklenince çok etkiliydiler.

Bir de final paslarında her hafta daha âlâ olacağına inanıyorum.

– Ekibin en büyük avantajı alandaki genişliği düzgün kullanmasıydı. Aykırı kanada atılan uzun toplarla kadro çok tesirliydi. Kusursuza yakın kompakt bir anlayışla oynadı.

-Göztepe’deki bu yeni oyun anlayışı iki haftadır çok düzgün gidiyor. Taraftarında bu yeterli oyundan büyük keyif aldığını gördük.

Onlarda Muhteşem Lig’de bir Göztepe’yi sonuna kadar hak ediyor. Sırasıyla Gençlerbirliği, Eyüpspor ve Bodrum FK maçları Göztepe ismine son derece kıymetli.

– Teknik Yönetici Stoilov’un kadrosu ismine her geçen gün müspet katkısı olduğunu görüyoruz. Göztepe, hem uygun oynuyor hem inanç veriyor. Vakitle çok daha güzel bir Göztepe izletecekler bize…

Mehmet Demirtaş: Göztepe’nin yeni teknik işvereni Stoilov, 2 haftalık dönemde eldeki oyuncu kümesiyle bence rüştünü ispatladı. Sarı kırmızılı oyuncuların istek ve dilekleri tribünlerdeki cefakar taraftarların coşkusuyla birleşince 2 haftada 6 puanı hanelerine yazdırdılar ve Harika Lig için tekrar hepimizi umutlandırdılar. Tuzlaspor ve Bitexen Giresunspor, oyun ve oyuncu kalitesi tarafından Göztepe’nin rakibi değil. Bilhassa Giresun, 3 puanı silinmiş, transfer yasaklısı ve ligde kalma gayreti veriyor.

Bırakın rakip kaleye gitmeyi ayaklarına tesadüfen gelen topları bile olumlu kullanamadılar. Göztepe’de, rakip oyunculara nefes aldırmadı. Mamah iki gol attı lakin fazlasını da değerlendiremedi. Messaoudi’nin iki topunun direğe takılması hem Göztepe hem de kendi ismine büyük şanssızlıktı. Sonuç olarak kazanılması gereken bir maçtı ve kazanıldı. Lakin Göztepe ve Stoilov’un asıl imtihanı artık başlıyor. Sırasıyla oynayacağı Gençlerbirliği, Eyüpspor ve Bodrum FK maçlarından alınacak puan ya da puanlar Göztepe’nin Üstün Lig seyahatinde büyük rol oynayacak. Taraftaların bilhassa Eyüpspor maçında Gürsel Aksel’i tıka basa doldurması kaçınılmaz. Futbolcular üzerlerine düşeni yapıyor ve kazanıyorlar. İdare devre ortasında başta golcü oyuncu olmak üzere gerekli destekleri yapacaktır. Harika Lig için daha fazla kenetlenme vakti..

Umutsuzluk yok beklenti de yok!

Bülent Buda: Futbolcuların hislerini çözümleyebilmek için oyun alanında meşin yuvarlağın arkasına takılmış olmak gerekir.

Yanılmıyorsam üçüncü teknik adam Serkan Afacan.

Deneyimlileri yeğlemiş çoğunluk olarak. Elbette bir bildiği var, diyelim uzatmayalım sıkıntıyı. Kalede Eren zarurî. Bir de Ali…

9 yaşlı, 2 genç burada bir yanlışlık olabilir mi hocam? Çok az mühlet topa sahip olmanın sonucunda elbette gol konumu üretiminde neredeyse yok üzere.

Bu bağlamda bu görünümde yüksek direnç ile kalesini korumakta bir çeşit savaşım veren Eren… Gol olmasına müsaade vermediği ikinci penaltı ile bir cins üç direk önünde tek kişilik direniş güya.

Çok güç ve de giderek daha da acıtan bir süreç. Var olan potansiyel budur.

Var olanın gücünde, isteğinde, üretiminde bir gelişme beklentisi yalnızca bir hayal üzere duruyor şu sıra.

Yani telaffuzun değil aksiyonun öne çıkacağı bir periyot. Futbolcuların fizikî ve de zihinsel aşınmalarını anlayabiliyorum.

Fazla uzatmadan, sayın Serkan Afacan’a bir defa daha zorunluluktan soruyorum. Birinci 11’de 9 tecrübeli 2 genç hala anlayabilmiş değilim. Kolay gelsin hocam…

Fatih Tanfer: Geçen hafta Çorum’da Altay’a yapılan hakem kusurlarından bahsedip, maçın sonucunu alanda gayret eden oyuncular belirlesin, sarf edilen emeklere yazık olmasın demiştim.

Maalesef bu hafta Manisa FK karşısında da hakem kusurları yeniden oyunun önüne geçti.

-12. dakikada Ayberk’e yapılan hareket sonrası verilen penaltı kararı hakikat değildi. Sarı kartı olan Tugay’ın 21. dakikada rakibinin yüzüne yaptığı hareket sonrası hakemin devam kararı yanlıştı.

– Elbette Altay’da grup halinde oyun manasında aksilikler olduğu bir gerçek.

Oyun gücüne ulaşamadı. Lakin futbolcuların başlarındaki yeniden haksız bir karar verilecek niyeti onları olumsuz etkiliyor.

Altay, değerli sıkıntılarla uğraşırken gördüğümüz bu aksilikler karşısında tansiyonda futbollarının önüne geçiyor. İşler hiç kolay değil.

Mehmet Demirtaş: Haftalardır kazanamayan Altay’ın evvel 3 puanı silindi akabinde Manisa FK’ya kalesinde gördüğü 3 golle teslim oldu.

Maddi kriz içinde kısıtlı bir takım ile gayret eden Altay son sıraya çakılı kaldığı üzere kurtuluş umudunu da tüketmeye devam etti.

Başkan ve idaresinin, acil tedbirler alması biraz geç de olsa gerekiyor. Bu yükün altından nasıl kalkacaklarını bilemiyorum fakat tek bildiğim bir gerçek var ki, Altay’ın gidişi güzel değil.

Sırasıyla güçlü maçlar Altay’ı bekliyor.

Futbolcu kardeşlerim lütfen Altay’a gönül verenleri daha fazla üzmeyin. Oynanılacak 20 maç kala havlu mu atacaksınız? Altay’a yakışır mı? Köstek yok. Her vakit tam takviye. Değerli olan bu ligde kalmayı başarmak. Başta futbolcular olmak üzere herkes üzerine düşeni yaparsa Altay bu ligde kalır. Artık kenetlenerek her zamankinden daha çok dayanak vakti. Altaylılar kadroları için ellerinden gelen her şeyi ortaya koymalı.